İngiltere ve AB, Finansal Teknoloji ve Dijital Dönüşüm Alanında İş Birliği Mutabakatına Vardı
İngiltere ile Avrupa Birliği (AB), Brexit sonrası ilk kez kapsamlı bir iş birliği mutabakatına imza attı. Finansal teknoloji ve dijital dönüşüm alanlarında karşılıklı çıkarları temel alan bu anlaşma, Londra’da düzenlenen teknoloji zirvesinde duyuruldu. İngiltere Başbakanı Rishi Sunak ve Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen‘in katıldığı etkinlikte açıklanan mutabakat, Avrupa ile Birleşik Krallık arasında geleceğe dönük yapıcı ilişkilerin yeniden inşa edilmesi açısından önemli bir dönüm noktası olarak görülüyor.
Birleşik Krallık’ın 2020’de AB’den resmi olarak ayrılmasının ardından taraflar arasında ekonomik iş birlikleri büyük ölçüde azalmıştı. Özellikle finansal hizmetler gibi alanlarda ortak zemin bulunamamış, pek çok müzakere askıda kalmıştı. Bu nedenle açıklanan mutabakat, ilişkilerin yeniden tanımlandığı bir çerçeve sunması açısından dikkat çekici bulunuyor.
Anlaşmanın İçeriği ve Hedefleri
“Finansal Hizmetlerde Düzenleyici Diyalog Mutabakatı” adı verilen belge, teknik düzeyde karşılıklı iş birliği sürecini tanımlıyor. Taraflar, düzenli bir diyalog mekanizması kurarak, olası krizlerin ve regülasyon farklılıklarının önceden tespit edilmesini ve çözülmesini hedefliyor. Mutabakat, yapay zekâ, dijital ödeme sistemi ve kripto varlıkların düzenlenmesi gibi stratejik alanlarda ortak bir yaklaşım geliştirilmesini amaçlıyor.
Siyasi ve Ekonomik Açıdan Önemi
İngiltere Başbakanı Sunak, mutabakatın yalnızca ekonomik değil, stratejik bir yaklaşımın ürünü olduğunu vurgulayarak, Birleşik Krallık’ın teknolojide küresel lider olma hedefine vurgu yaptı. AB Komisyonu Başkanı von der Leyen ise, ortak değerler temelinde yapıcı ve ileriye dönük ilişkiler kurmayı hedeflediklerini belirtti. Uzmanlara göre, bu iş birliği, regülasyon boşluklarını kapatmaya yardımcı olabilir.
Gelecek Adımlar
İngiltere ve AB arasındaki bu iş birliğinin diğer sektörlere de örnek olması bekleniyor. Yeşil enerji, veri güvenliği ve biyoteknoloji gibi alanlarda benzer iş birliklerinin gündeme gelebileceği belirtilirken, bu anlaşmanın İngiltere’nin diğer büyük ticaret ortaklarıyla ilişkilerinde bir model mutabakat olarak sunulabileceği görüşü hakim. Bu gelişme, Avrupa ile Birleşik Krallık arasında daha dengeli ve işlevsel bir ilişkinin yolunu açabilir.